Eleşkirt Devlet Hastanesinde Acil Tıp Teknisyeni olarak görev yapmaktayım.. UMKE gönüllüsüyüm. Ağrı UMKE olarak deprem olduktan bir saat içinde ağrı 112 de toplandık.. 4x4 aracımız yoktu malzeme-lojistik olarak eksiklerimiz vardı... UMKE kıyafetlerimiz, kasklarımız, bir kaç el fenerimiz ve iki ilk yardım çantamız vardı. Bir ambulans bizlere tahsis edildi.. 4 doktor- 4 Acil tıp teknikeri, 2 sağlık memuru toplam on UMKE gönüllüsüydük. Ercişe doğru yola koyulduk.. Erciş'e vardığımızda o inanılmaz manzara ile karşılaştık deprem beklediğimizden çok büyüktü.. 112 ve UMKE'den başka hiçbir kurtarma ekibi gelmemişti.. Halk'ta büyük bir panik vardı.. bir taraftan depremden kurtuldukları için buruk bir sevinç yaşayan insanlar.. yakınlarını kaybedenler, yaralılar, ve hayata gözlerini kapatanlar... hastanenin bahçesinde çok sayıda yaralı vardı.. Erciş’te- Van'da ve çevre illerde görev yapan bir çok sağlık personeli meslektaşlarımız hepsi oraya gelmişlerdi. bu tablo' beni çok duygulandırdı.. . Erciş’e gelen Bitlis UMKE'den sonra ilk ekiplerdendik.. ekip olarak gelen ihbarlara gittik.. halk bizi gördüğünde gözlerinden anlayabiliyorduk..bizlerden birşeyler bekliyorlardı.. daha önce UMKE'nin ne olduğunu bilmedikleri için bizleri sivil savunma, akut, vb. diğer arama kurtarma ekipleri ile karıştırıyor.. ve panik'le herkes kendi enkazına doğru bizleri çekiyordu.. ekip olarak bir an dağıldık.. enkazın üstündeyim.. arkamı döndüm çok sayıda sivil vatandaş; evet “Afet Psikolojisi” buydu sakinleştirmeliydim onları.. Susun dedim.. enkaza döndüm yüksek sesle bağırdım.. SESİMİ DUYAN VARMI??? gördüğüm ve duydugum manzara beni adeta yıkmıştı.. büyük, küçük, kadın erkek herkes bagırıyor... duyuyorum KURTARIN BİZİ!!! KURTARIN BİZİ!!! dev kolonlar, beton yığınları ve sadece ilk yardım çantası olan biz Ağrı UMKE personelleri.. kendimi çok çaresiz hissettim.. o sırada halk ,nerde akut, bunlar sağlıkçı ne faydası olacak bunların diye seslendi.. giydiğim UMKE formalarına baktım... Bismillah dedim arkamı döndüm.. halk'a baktım ve kendimden emin bir şekilde halk'a güven vermeliydim.. yüksek sesle bagırdım.. arama kurtarma ekiplerimiz birazdan gelecek panik yapmayın dedim.. sakin olun.herkesi kurtaracağız... o sırada bir vatandaş yüksek sesle bağırarak Hani Sivil savunma dedi.. bende HALK'TA SİVİL SAVUNMADIR. dedim.. ve halkın çoğundan; haklı, haklı sesleri gelmeye başlandı.. Halk'la birlikte arama kurtarma faaliyetlerine başladım.. ilk yardım çantamı aldım, bütün riskleri göze alarak enkaza girdim.. her yere ulaşmaya çalışıyordum.. artçı şoklar..ardı ardına geliyordu... yaralılara ulaşıyor.. enkazda kolonların, beton yığınlarının, kirişlerin arasında kalan enkaz altında ki kardeşlerimize hem ilk müdahaleyi yapıyor, damar yolunu açıyor.. ve yaralının durumuna göre uygun pozisyonda yaralıları sabitleyip.. taşıma işlemi gerçekleştiriyorduk..tırnaklarımızla , ellerimizle hasta ve yaralılara ulaşıyorduk.. Çok sayıda yaralı kurtardık. Buse cafe, yanındaki işyerleri, dev binalar, yurtkur binası ve bir çok ev yıkılmıştı.. dağılmıştık... ekip liderimiz bizi topladı.. ekip olarak çalışmamızın daha faydalı olacağını söyledi.... saat'ler ilerlemişti.. diğer arama kurtarma ekipleri gelmişti. Türkiye’nin her yerinden UMKE timleri akın ediyordu.. gece yarısıydı.. henüz kimsenin gitmediği yerlere gidip herkese ulaşmalıydık.. Erciş'te askerlik şubesinin arkasında bir binanın çöktüğü çok sayıda yaralı olduğunu söylediler.. ihbarı değerlendirdik.. bir hemşire kardeşimiz dev beton yığınlarının arasında kalmış, kan kaybediyordu.. bir delikten ilerledik. yaklaşık 5 saat sonunda ona ulaştık.. sağ kolunu çıkardık.. sol ayakta kırıklar vardı.. sol kolu ise kolonun altında kalmış tamamen ezilmişti.. kan kaybediyordu.. doktorumuz “crush sendromu” geliştiğini bir kaç saate kadar yaralının ölebiliceğini bu nedenle kolu ampute etmemiz gerektiğini söyledi.. eşinin rızasını alan doktorumuz ve Ağrı UMKE timi ampute olayını sıradışı bir şekilde inanılmaz bir operasyonla gerçekleştirdi.. dayanılmaz bir acı.. Allah(cc) şifa versin..şükürler olsun ki yaralı kurtuldu.... herkese ulaşmak istersiniz, çok iş yaparsınız, çok sayıda hasta ve yaralı kurtarırsınız ama hiç birşey yapmamış hissine kapılırsınız.. işte bu his bende hep vardı.. tükenmişlik sendromunun tam içindeydim.. herkese ulaşmak istiyordum.. beni en çok etkileyen dr. ramazan diye bir kardeşimizin kaldığı bina yerle bir olmuş.. ve orada arama kurtarma çalışmarına katılan TTK(Türkiye Taş Kömürü) işçilerinin ulaştığı birbirine sarılmış ölümü bekleyen evli bir çift'ti.. Allah(cc) rahmet eylesin.. 48 saat sonunda toplum sağlığı merkezindeyiz.. çadır yok ve çok yorgunuz.. battaniyelere sarılıp ekip olarak uyuduk..sabah oldu.. üzerimize yağmur yağmış.. gece hepimiz soğuk almıştık.. Ağrı'dan çadır ve uyku tulumlarımızı istedik.. yaklaşık yedi gün Erciş'te kaldık... Van'da tekrar deprem oldu... Ağrı UMKE olarak Van merkez'de.. Bayram Otel enkazına geldik.. kurtarma çalışmalarına başladık. yaklaşık 3 günde Van merkezde kaldık... Atsuski Miyazaki'ye ulaşıldı.. ex olarak çıkarıldı.. Ağrı UMKE olarak...crush sendromu olan miyazakiye; enkazın üstünde... kalp-akciğer masajına başlandı.. entübasyon yapıldı.. oksijen desteği sağlandı. gerekli serumlar ve ilaçlar verildi... KPR' yaklaşık 45 dakika devam etti.. daha sonra ambulans'a aldık.. ambulans'tada 45 dakika KPR' devam edildi.. miyazaki tekrar yaşama döndü,karotis nabızı atmaya başladı, dudaklarını oynattı.. ekip olarak hepimizin mutluluğu inanılmazdı.... Alkış 'ladık bu güzel bir başarıydı.. .. moralimzi yüksek tutmalıydık.. miyazakiyi hastaneye teslim ettik.. daha sonra; öğrendiğimize göre hastaneki bütün imkanlar seferber edilmiş ama malesef o büyük insan hayatını kaybetmişti.. Allah gani gani rahmet eylesin.. Rabbim Van’lı kardeşlerimize sabır versin..
Acil Tıp Teknisyeni Yılmaz ERDOĞAN