(İSTANBUL) - Yaşatacağız Platformu önce Niğde'de sonra Ankara'da köpeklerin cansız bedenlerinin bulunması üzerine AK Parti İstanbul İl Başkanlığı önünde eylem düzenledi. "Yarattığınız korku, düşmanlık ve nefret ortamında bile halkın %85’i katliam yasanızı reddediyor" ifadesiyle iktidara seslenen platform üyeleri, yasa yürürlükten kalkana kadar geri adım atmayacaklarını açıkladı.
AK Parti İstanbul İl Başkanlığı önünde bir araya gelen Yaşatacağız Platformu üyeleri ve yaşam hakkı savunucuları Niğde ve Ankara'da bulunan toplu köpek mezarları üzerinden iktidarı eleştirdi. Platform üyeleri Hayvanları Koruma Kanunu'nun yürürlüğe girdiği ilk haftadan itibaren yaşanılan olaylara dikkati çekerek şu açıklamayı yaptı:
"AKP ve MHP’nin kapalı kapılar ardında ve halkın ezici çoğunluğunun itirazına rağmen apar topar Meclis’ten geçirdiği katliam yasası tam 1 hafta önce bugün yürürlüğe girdi. Bu bir haftada Niğde’de ve Ankara Altındağ’da köpekler toplu hâlde katledildi. Katliam yasasının öngördüğü vahşetin, katliamın boyutu zaman geçtikçe gün yüzüne çıkıyor. Niğde ve Altındağ’dan kamuoyuna yansıyan görüntüler, buzdağının sadece görünen yüzünü oluşturuyor. Ayakları bağlanmış, parçalanmış, kafalarına poşetler geçirilerek öldürülmüş ve ölüm çukurlarına atılmış hayvanların görüntüsü, bu yasayla amaçladıklarının sadece küçük bir provası. İlk günden beri söylediklerimizi, bir adım geri atmadan tekrar haykırıyoruz. Yarattığınız korku, düşmanlık ve nefret ortamında bile halkın %85’i katliam yasanızı reddediyor. Aldığınız talimatlarla istediğiniz kadar evcilik oynayın, el kaldırıp indirerek hayvanların katlini oylayın, yasa diye sokaktaki hayvanlara reva gördüğünüz, bizlere dayattığınız bu vahşetin hiçbir meşruluğu yok! Yasal olan her şey meşru değildir!
"Size bu ölüm ve katliam yasasını uygulatmayacağız!"
Bu yasayı eninde sonunda, ya şimdi ya da yarın geri çekmek zorunda kalacaksınız! Katliamlarınız, işkenceleriniz gizli kalır sanmayın. Bakın biz buradayız. Sokakta yaşayan dostlarımızın yanında, sizlerin karşısındayız. Ve bilin ki dünden daha kalabalığız, daha kararlıyız! Yıllardır birlikte yaşadığımız komşularımızı, mahalle sakinlerimizi sizin toplama kamplarınıza, kanlı ellerinize teslim etmeyeceğiz! Adına ne derseniz deyin halk katliam peşinde olduğunuzu biliyor. İşkence edip ölüme terk ettiğiniz, boğduğunuz, parçaladığınız, canlı canlı gömdüğünüz hayvanların haberini alan halk evinde oturup olanı biteni seyreder sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz! Kanlı ellerinizin gölgesinin düştüğü her bir hayvanın yanında yaşam hakkını savunan halkı, direnişi, dayanışmayı bulacaksınız! Her teşebbüsünüzde büyüyen öfkemizi ensenizde hissedeceksiniz!
Bu yasayla, toplumu kutuplaştırma çabanızı da, nefret söylemlerinizi de elinize yüzünüze bulaştırdınız. Niğde’de, Altındağ’da ortaya çıkan gerçekler, katliam yasasını uygulatmamak için bir arada hareket etmek zorunda olduğumuzun bir kanıtı. Maruz kaldığımız korkunç katliam görüntülerinin bizlere çaresiz hissetirmesine izin vermeyeceğiz, öfkemizi diri tutarak bu yasanın uygulanmasını durdurmak için var gücümüzle çabalayacağız. Biz bu vahşeti durdurmak zorundayız. Bu vahşeti durdurabilecek olan biziz. Katliam yasasına oy verdikten sonra baklava yiyerek kutlama yapan vekillerin oyları ile yasa geçmiş olabilir. Barolar, Veterinerler, Tabipler, Hayvan Hakkı Savunucuları… Bu toplumun büyük çoğunluğu, on milyonlar ise bu kanlı yasaya bugün daha da yüksek sesle hayır diyor.
"AKP/MHP iktidarının Katliam Yasası yürürlükten kalkana kadar mücadeleden tek bir geri adım atmayacağız!"
Niğde ve Altındağ’da yaşananların bir daha yaşanmaması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Yaşanan katliamın her bir sorumlusu tek tek hesap verene kadar elimiz yakalarında olacak! Bu sese kulak verseniz iyi edersiniz! Sesimiz aylardır dalga dalga büyüyen, milyonların sesi. Bugün buradan size Yaşatacağız! Platformu olarak ilk kez sesleniyoruz. Katliam yasasına karşı direnişi daha büyük bir birliğe dönüştürüyoruz. Daha öfkeli, daha güçlü ve daha örgütlüyüz. Hep birlikte tek ses olarak haykırıyoruz: Tek bir dostumuzdan bile vazgeçmiyoruz, dostlarımızı vermiyoruz. Ölüm ve katliam politikalarınıza da bu katliam yasanıza da geçit vermeyeceğiz. Siz öldürmek isterken biz yaşatacağız! Mutlaka ama mutlaka yaşatacağız!"