GENÇAĞA KARAFAZLI
(RİZE) - Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Geçen yıl tarım kanununda değişiklik yapıldı, yapılan düzenleme bu sektörün içerisinde olanlar tarafından devrim niteliğinde değişiklikler olarak niteleniyor zaten. Tarım siyaset üstü meseledir, elbette ki sorunları vardır olacaktır bunları çözmek de bizim boynumuzun borcudur. Ancak üreticilere şöyle bir haksızlık yapılması da doğru değildir; her şey öldü, bitti, mahvoldu böyle bir şey yapmak Türkiye'ye ve Türkiye'nin üreticisine haksızlıktır bunu da ifade etmek istiyorum" dedi.
Rize'de 1 ve 2. sürgün yaş çay kampanyasında Çaykur’un uyguladığı kota ve kontenjandan dolayı adeta isyan eden çay üreticileri uygulamanın son bulması için Rize’ye gelen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’dan müjde beklerken adeta hüsrana uğradı. Yumaklı, "3. sürgün işte birkaç gün sonra başlayacak. Burada da ben dekar başına kotanın 600 kilogram olarak uygulanacağını buradan belirtmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
Yumaklı, Rize’ye gerçekleştirdiği ziyarette ilk olarak Rize Valiliği, Rize Belediyesi, AKP İl Başkanlığı ve ardından Bakanlığın Tarım İl Müdürlüğüne giderek yetkililerle görüştü. Yumaklı, Rize Ticaret Borsasında çeşitli sektör temsilcileriyle bir araya gelerek ÇAYKUR ve çay üreticilerinin sorunlarıyla ilgili değerlendirme toplantısına katıldı. Yumaklı’nın ziyaretlerinde Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin, AK Parti Rize Milletvekilleri Muhammed Avcı, Harun Mertoğlu ve AK Parti Rize İl Başkanı Yılmaz Katmer de eşlik etti.
"Tarımda devrim niteliğinde değişiklikler yaptık"
İbrahim Yumaklı, yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Son birkaç haftadır bazı hususları gündeme getirerek aslında gözden kaçırılmaya çalışılan çok önemli değişiklikleri, yenilikleri Türkiye'nin gıda arz güvenliği ile ilgili geleceğe dönük neler yapıldığını bununla gölgelemek isteyenleri biraz da üzecek bir toparlama yapalım, hatırlatalım çünkü biz bunlarla ilgili konuları gündeme getirirken didişmeyi değil, çalışmayı tercih ettiğimiz için onların da bu ortamda çok farklı boyutlarda bizim yaptığımız çalışmaları gölgelemek istediklerini de görüyoruz. Geçen yıl tarım kanununda değişiklik yapıldı, yapılan düzenleme bu sektörün içerisinde olanlar tarafından devrim niteliğinde değişiklikler olarak niteleniyor zaten. Tarım siyaset üstü meseledir, elbette ki sorunları vardır, olacaktır bunları çözmek de bizim boynumuzun borcudur. Ancak üreticilere şöyle bir haksızlık yapılması da doğru değildir; 'her şey öldü, bitti, mahvoldu' böyle bir şey yapmak Türkiye'ye ve Türkiye'nin üreticisine haksızlıktır bunu da ifade etmek istiyorum.
"Dekar başına kota 600 kilogram olacak"
Yaş çay üretimi son 22 yılda artışı yüzde 72, dekar başına verim yüzde 66 yine kuru çay üretimindeki artış yüzde yüz. Peki nasıl oldu, kendi kendine mi oldu bunlar? Elbette değil; siz kıymetli üreticilerin gayreti ve hükümetlerimiz bu konudaki politikalarıyla oldu. Şimdi tabii hem Çaykur'un hem de özel sektörün alımlarıyla alakalı. Bu geçen süreçte üretim arttıkça, alım da arttı, özel sektörün alımı örneğin 3 kat artmış vaziyette yatırım yapılması, Bu sektöre yatırım yapılması çok çok önemli tekraren bunun altını çizmek istiyorum, malumunuz Çaykur'un 49 fabrikası var, biri paketleme fabrikası, özel sektörün de 135 adet işleme fabrikası var. Şimdi bir sürgünde Çaykur'un almış olduğu ürün yaklaşık 213 bin ton, 2. sürgünde 279 bin ton, 3. sürgün işte birkaç gün sonra başlayacak. Burada da ben dekar başına kotanın 600 kilogram olarak uygulanacağını buradan belirtmek istiyorum.
"Çay fiyatları ilgili çalışırken kılı kırk yarıyoruz"
Şimdi çay alım fiyatlarına gelelim, herkes her şeyi söylüyor ancak emin olun ki burada sizlerin temsilcisi olan vekillerimiz de dahil olmak üzere çay fiyatları ilgili çalışırken kılı kırk yarıyoruz. Burada bütün amacımız şu bu üretimi yapanlar hiçbir şekilde mağdur olmasın ve bir sonraki sene bu işin devamlılığı ve sürdürülebilirliği ile ilgili onu cesaretlendirecek bir fiyat olsun. İmkanlar nispetinde hiçbir zaman için rasyonellik kopmadık, hiçbir zaman için biz üreticimize yanlış şeyleri söylemedik. Hiçbir gerçekliği olmayan bir fiyat beklentileri yükseltmek omuzunda küfe olmayanlar için kolay iş ancak bu işin kahrını çekenler de çok yakından biliyor ki bu konuda çalışan kendilerinin yanında olan bizler mutlaka ama mutlaka imkanları sonuna kadar zorlamış vaziyetteyiz."