GENÇAĞA KARAFAZLI
(RİZE)- Rize Belediyesi ve TOKİ iş birliğiyle ''Deniz Sitesi Kentsel Dönüşüm Projesi'' kapsamında yapılan 107 adet kentsel dönüşüm konutlarından ev sahibi olan vatandaşlar, kura çekimine tepki göstererek, hak kaybına uğradıkları gerekçesi ile dava açtı.
Rize merkez Tophane mahallesinde Rize Belediyesi ve TOKİ iş birliğiyle 2021 yılında çalışmalarına başlanılan ''Deniz Sitesi Kentsel Dönüşüm Projesi'' kapsamında, yapılan 107 adet kentsel dönüşüm konutları tamamlandı. Rize Belediyesi ile TOKİ iş birliğiyle yapılan kentsel dönüşüm konutlarının hak sahiplerine teslimi için 2 Mayıs günü ise Rize Kültür Merkezi’nde kura çekimleri yapılmıştı. Hak sahibi vatandaşlar, kura çekilişinin haksız, hukuka ve eşitliğe aykırı olduğu gerekçesiyle yürütmenin durdurulması için Rize İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Kura çekiminde haksızlık yapıldığın ileri süren bazı hak sahipleri ANKA Haber Ajansı'na konuştu.
"Psikolojimi bozdular, buna ne hakları var?"
Saynur Demircan, şunları söyledi:
"Benim 95 metrekare evimi 70 metrekareye indirdi. Başkan, 'yapılırken kimse mağdur olmayacak' dedi. Mağduruz, o bana düşen o evi başkana hediye ediyorum gelsin buyursun otursun, bir lira da istemiyorum. Başka bir şey diyeceğim yok hakkımı istiyorum. Ben kimsenin hakkını istemiyorum. Ben o evi nelerle aldım, çocuklarım her şeyi biliyor, kalkmış hakkımı yiyorlar. Kesin rant yemişlerdir oradan. Psikoloğa gideceğim randevu aldım, ne hakları var benim psikolojimi bozmaya? Kaç gecedir ben uyku uyumuyorum. Bizi kümese mi layık gördüler? Buradan Cumhurbaşkanı'na da sesleniyorum; helal etmiyorum hakkımı. Güle güle otursun bakalım sığacak mı. Bir yatak odası bile yok. 2+1 kümes ben daha iyi ev bekliyordum da evi öyle sardılar ki biz kaç kere gittim oraya evi göremedim çünkü itiraz ederiz diye bizi eve hiç sokmadılar. Biz belediyeye gidiyoruz 'bir daha buraya gelmeyin' diyorlar. Babalarının malı mıdır orası? Onlar gelip geçicidir ama biz buraya devamlı kalıcıyız. Ben hakkımı istiyorum 95 metrekare ev istiyorum, ben kimsenin hakkını da istemiyorum bana hakkımı versin o belediye başkanı."
"Evimin bana iade edilmesini istiyorum"
Meryem Durmuş, "Şu an evimin yarısı yok ve bana bunun hakkında evini tercih edemedin, seçemedim. Hani bunu komşum seçmişken aynı hak ona verilmişken ben bir 3+ 1'den kuraya girdim girdim ama ilkde çıkmadım ikincide de 3+1 daireler bitmeden ben neden 2+1 kurasına koyuldum? Benim evimin bana iade edilmesini, geri verilmesini istiyorum" dedi.
"Dairelerimizin yarısı gasp edildi"
Yalçın Arıkan, "Bizim 3+ 1, 125 metrekare dairemiz vardı fakat Adil olmayan yapılan kura sisteminden dolayı bize şu an 71 metrekare çok küçük mutfağı dahi olmayan bir daire sundular. Burada adil olmayan bir kura sistemi var. Çok adaletsiz bir sistem oldu. Yani 2+ 1 dairesi olana 3+ 1, 140- 150 metrekare daire verilirken bizim gibi işte 125- 130 metrekare dairesi olana 70 metrekare daire verildi. Yani neredeyse dairelerimizin yarısı gasp edilmiş bir durumda. Biz bununla alakalı 4 yıllık süreç boyunca TOKİ’yi belediyeyi her türlü yetkiliyi aradık ama hiçbir şekilde kendilerinden bilgi de alamadık" diye konuştu.
Nazım Günaydın, "Bir kümes verdiler bize. Bir zincir de koysaydınız bizi de bağlasaydınız oraya. Şöyle elimize bir kağıt vermişler, noterde o kağıtta isimler belli 10 kişi 10 tane daire de belli yani bu kümesler. Onlar da belli o kümeslere dedi ki siz bize numara verdiler yani. Biz konuşuyoruz, dalga geçiyor bizimle. Ben hakkımı helal etmiyorum" ifadesini kullandı.
"Kura çekimi hukukun temel ilkelerine aykırı"
Avukat Şahin Kukoğlu ise şunları söyledi:
"Rize Tophane Mahallesi kentsel dönüşüm kapsama alanında 2 Mayıs 2024 tarihinde kültür merkezinde Rize 3. noterliğinin 6306 sayılı Kentsel Dönüşüm Yasası sonucunda inşaatı tamamlanan dairelerin teslimine ilişkin kura çekimi yapılmış, olup bu kura çekiminin usul ve yasaya aykırı olduğunu, hukuki dayanaktan yoksul, keyfiyet içerikli bir kura çekimi olduğu gerekçesiyle Rize İdare Mahkemesi'nde davamızı açmış bulunmaktayız. Kentsel dönüşüm yasası kapsamında bu söz konusu inşaat alanının rezerve alanı olarak ilan edilip, inşaatı tamamlanıp, kura çekim işlemi yapılmıştır. Ancak bu kura çekim işlemi yapılırken, biz hukukçu olarak dava dilimin anlaşılacağı gibi hukukun temel ilkelerine aykırı, hukuki dayanağı olmayan, vicdani dayanağı da olmayan, hukuki nesneden de eksik bir kura çekimi şekliyle tamamen Deniz sitesinin sadece A Blok kısmının sadece orada hak sahibi olduğunu varsayıma dayanarak, göz önüne alarak oradaki kişilerin haklarını menfaatlerini üstün tutarak onların çıkarları doğrultusunda bir kura yöntemi belirleyerek kura çekiminden de anlaşılacağı gibi 11 grup halinde belirsiz bir şekilde kuraların aslında kura değil, kuraları kendilerinin çektiği sadece noter huzurunda bunu ilan ettikleri görülmektedir.
"Devletin kamu gücünü yetkisini kötüye kullandılar"
Oysa burada sorumluluğu tamamen TOKİ’nin toplu konut başkanlığın dışarı kalarak İnşaat aşaması ilgilenerek tamamının belediye tarafından yürütüldüğünü ve içeriğinde keyfi hukuka aykırı insanların mülkiyet hakkı olan temel hakkı olan Anayasamızın 35. maddesinde koruma altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğini bunun edilemeyeceğini, Anayasamızda koruma altına alınan ve uluslararası kurallarla dahilde mülkiyet korunan bir temel hak olduğu halde devletin kamu gücünü yetkisini kötüye kullanarak işlerini saf saklayarak tamamen kendilerini keyfi bir kura sistemi ile bu davanın açılmasına sebebiyet vererek daire sahiplerinin kimilerinin 110-120 metrekare daire sahibi olurken 71 metrekare içerisinde yaşamaya mahkum ederek 70- 100 metrekare daire olan sahip olan insanların da dairelerinde 147 metrekare büyüklüğünde olarak projelerin mantığıyla bağdaşmayan bir kural çekim sistemiyle insanları ev yapmak yerine tamamen mevcut olan evlerini yıkarak mağduriyet yaratmışlardır. Yapılan işlem hukuka aykırıdır."
