Malatya’nın Akçadağ ilçesine bağlı Ören Mahallesi’ndeki çiftçiler, bu sene hem suyun kendilerine geç verildiğini hem de sulama birliklerinin uyguladığı yüksek fiyatlandırma nedeniyle mağdur olduklarını ifade ettiler. Kanal üstünde üreticilik yaptıklarını ifade eden Üretici Aynur Esen, "Sulamaya iki kat ücret ödüyoruz. Kanal altındaki üreticiler 230 lira öderken biz 460 lira ödeme yapıyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yüzde 50 indirimine rağmen bize bu indirim yapılmadı" dedi.

Akçadağ ilçesine bağlı Ören Mahallesi’ndeki çiftçiler, sulama birliklerinin uyguladığı yüksek fiyatlandırmaya tepki gösterdi. Ziraat Yüksek Mühendisi Ahmet Kınay, "Tarım ve Orman Bakanlığı bu ücreti 50 lira olarak belirtirken, sulama birliği 230 lira olarak uyguladı. 6 Şubat depremlerinden dolayı herkes mağdur. Ürün alınamadığı gibi bir sonraki üründe riske girdi. Bahçelerin birçoğu kuruma riskiyle karşı karşıya geldi. 4-5 kat fazla ücret talep edilerek, çiftçi mağdur edildi" diye konuştu.

"FAZLA ÜCRET TALEP EDİLEREK ÇİFTÇİ MAĞDUR EDİLDİ"

Ziraat Yüksek Mühendisi Ahmet Kınay, kayısı üreticilerinin Devlet Su İşleri’ne (DSİ) bağlı sulama birliklerinin çiftçi üzerinden haksız ve kanunsuz kazanç elde ettikleri gerekçesiyle toplandıklarını ifade etti. Her sene bir sene sonraki ücretlendirmeye dair yayınlanan ve sulama tebliğinin olduğunu dile getiren Kınay, "Bu prosedür kapsamında su paralarının nasıl tespit edildiği esas fiyatlar yayınlanıyor. Bütün kurallar burada yer alıyor. 2022 yılı 23 Kasım’da yayınlanan tebliğe göre 2023 yılında 9’uncu bölgenin cazibeli sulaması meyve ağaçları ve pancar için 50 lira. Tarım ve Orman Bakanlığı bu ücreti 50 lira olarak belirtirken, sulama birliği 230 lira olarak uyguladı. 6 Şubat depremlerinden dolayı herkes mağdur. Ürün alınamadığı gibi bir sonraki üründe riske girdi. Bahçelerin birçoğu kuruma riskiyle karşı karşıya geldi. 4-5 kat fazla ücret talep edilerek, çiftçi mağdur edildi" dedi.

"KANAL ÜSTÜ İÇİN HİÇBİR İNDİRİM UYGULANMADI"

Kınay, Tarım ve Orman Bakanlığı yayınladığı tebliğde sulama ücretlerinin yarısını bakanlığın ödeyeceği duyurusunu yaptığını belirterek, "Kanal altında cazibeli yerde kalan üreticiler 230 lira olarak uygulanan ücretin 115 lirasını ödedi. Ancak kanal üstü olan yerlerde hiçbir indirim uygulanmadı" dedi. Çiftçinin yaşadığı sıkıntılardan dolayı tarımsal üretimin riske girdiğini dile getiren Kınay, "Üretici girdi maliyetlerinin yanı sıra yüksek enflasyonla karşı karşıya. Gübre ve ilaç fiyatları 3-4 kat arttı. Devletin sulama için verdiği destekte sulama birliği eliyle halkın elinden alınıyor" ifadelerini kullandı.

"ÇIKARILAN MEBLAĞLAR YÜKSEK, ÖDEME ŞANSIMIZ YOK"

Kanal üstünde üreticilik yaptıklarını ifade eden Üretici Aynur Esen ise şunları söyledi:

"Kanal altındaki üreticiler 230 lira öderken biz 460 lira ödeme yapıyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yüzde 50 indirimine rağmen bize bu indirim yapılmadı. Elektrik parası ödeyip, harcamaları da kendi cebimizden karşılıyoruz. Sulama birliği ya da DSİ'yle görüştüğümüz zaman 2018 yılında yayınlanan ve altı doldurulmamış bir maddeyle bizden her şeyin çift katı ücret alınıyor, arkasından indirimde yapılmıyor. Çıkarılan meblağlar oldukça yüksek ve ödeme şansımızda yok. Su geç verilince ağaçlarımızın ürün verip vermeyeceğini bilmiyoruz. Dolayısıyla bu paraları nasıl ödeyeceğiz? Biz hem indirimin uygulanmasını hem de sulamada kapalı sisteme geçilmesini istiyoruz. Bu büyük oranda bizim sorunumuzun da çözümü olacak. Her defasında sulama birliğinin bizim karşımıza 'Suyumuz yetmiyor, size veremiyoruz. Bu sebeple de çift katı ücret alıyoruz' demesi bizi yıldırıyor. Çünkü daha çok sulama döneminin dışında sular akıtılıyor. Bu nedenle acilen çözüm üretilmesini bekliyoruz."

Kaynak: anka