MELTEM KARAKAŞ

(ESKİŞEHİR) - Eğitim-İş Eskişehir Şube Başkanı Fadime Arslan, ekonomik sıkıntılar nedeniyle öğretmenler olarak okullarda ‘sosyal yardım fonu’ kurduklarını belirterek “Öğrencilere yardımcı olmaya çalışıyoruz. Biz elimizden geleni yapıyoruz ama kaç öğrenciye ulaşabiliriz? Bu çocuklara ücretsiz ulaşım, yemek verilmesi lazım” dedi.

Eğitim-İş Eskişehir Şube Başkanı Fadime Arslan, eğitim öğretim alanında yaşanan sıkıntılara ilişkin açıklama yaptı. Arslan, şunları söyledi:

“Bu okulların geleceği şu anda belirsizdir”

“2024-2025 eğitim öğretim yılına hazırlandığımız bu dönemlerde öğrencileri, velileri ve öğretmenleri büyük sorunlar beklemektedir. Bizim yerelimizde gördüğümüz en büyük sorun güçlendirme ve yıkım kararı olan okulların taşınması problemidir. Okullar üst üste bindi. Bu üst üste binmeden dolayı hem öğrenci hem veli hem de öğretmenler büyük mağduriyetler yaşamaktadır. Bu okulların ne zaman taşınacağı, yerlerinde ne zaman eğitim vereceği ise tam bir muammadır. Biz bu konuda İl Milli Eğitim Müdürü ile görüştük. O da yetki kararının bakanlıkta olduğunu, kendilerinin şu anda hiçbir şey yapamayacağını söylemiştir. Burada Eskişehir Anadolu Lisesi gibi köklü okullar da vardır. Bu okulların geleceği şu anda belirsizdir.”

“Okulların temizlik ve güvenlik problemi var”

Okullarda yaşanan güvenlik ve temizlik sorununa dikkat çeken Arslan, “Asgari ücret, 17 bin lira alan bir velinin okula göndereceği öğrenci için en az fiyatı 10 bin liradan başlıyor. Okul kıyafeti, kırtasiye masrafı, ayakkabısı, en az bugün bir öğrencinin maliyeti ortalama 10 bin lira. Bunun için de biz servis ücretini, yemek ücretini hiç katmıyoruz bile. Okulların güvenlik sorunu, temizlik problemi ayrıca bir konudur. Hiçbir okulda güvenlik görevlisi yok. Bunun çözümünü bakanlık maalesef velilerin üzerine atmıştır. Sosyal devlet olma gerekliliğini yerine getirememektedir. Bu konuda biz Eğitim İş olarak birçok kez okullarla ilgili sorunları milli eğitim müdürlüklerine, ilçe müdürlüklerine iletmemize rağmen onlar da kendilerine bütçe ayrılmadığını ve bu konuda yapılacak hiçbir şey olmadığını söylemektedirler” diye konuştu.

“Bütün öğrencilere ulaşabilir miyiz?”

Ekonomik durumu kötü olan öğrenciler olduğunu ve öğretmenler olarak çocuklara yardımcı olmaya çalıştıklarını söyleyen Arslan, “Ekonomik durumu zayıf olan öğrenciler için okullarda sosyal fonlar oluşturulmuştur. Öğretmenler her ay kendi aralarında topladıkları paraları sosyal fondaki görevli öğretmenler aracılığıyla öğrencilere yardımcı olmaya çalışıyorlar. Biz elimizden geleni yapıyoruz ama bunu ne kadar başarabiliriz, kaç öğrenciye ulaşabiliriz? Bütün öğrencilere ulaşabilir miyiz? Ulaşamıyoruz. Belki unuttuğumuz, belki de gerçekten yardıma ihtiyacı olmasına rağmen utandığı için bize söyleyemeyen öğrenciler de var. Bunlar da ciddi sıkıntı. Bazı öğrencilerin yardıma ihtiyacı olduğunu biliyoruz. Teklif ediyoruz. ‘Hayır, hocam ben istemiyorum’ diyor. Gurur meselesi yapıyor. Ergenlik çağında bu çocuklar. Bu çocuklara ücretsiz ulaşım, ücretsiz yemek verilmesi, devlet tarafından bunun sağlanması lazım” ifadelerini kullandı.

“Taşımalı eğitim iptal edildi”

Tasarruf tedbirleri nedeniyle taşımalı eğitimin iptal edildiğini ve bu nedenle bazı ailelerin çocuklarını okula göndermeme ihtimali olduğunu vurgulayan Arslan, “Biz bunların ücretsiz olmasını talep ederken maalesef devlet, tasarruf tedbirleri kapsamında yaptığı birçok işi de askıya almakta, iptal etmektedir. Yine bu konuda birçok mağduriyet yaşanmaktadır. Tasarruf tedbirleri kapsamında taşımalı eğitimi durdurdu Milli Eğitim Bakanlığı. Taşımalı eğitimin durdurulmasında iki tane sıkıntı var. Bir, çocuğu göndermeyebilir veli. İkincisi, vakıf ve cemaat yurtlarına mı teslim edilecek bu çocuklar? Bu konudaki kaygılarımız da çok büyük” dedi.

“Devlet okullarına bütçe ayrılmıyor”

Okullara bütçe ayrılmadığı için öğrencilerin, öğretmenlerin ve velilerin mağdur olduğunu söyleyen Arslan, “Karışık bir ortam var. Plansız, programsız. Geçen sene plansız bir şekilde bir sürü okulu güçlendireceğiz diye üst üste bindirdiler. Yine bu okulların birbirlerinin yerinde eğitim öğretim görmesine devam edeceğini düşünüyoruz. Biz güvenliği olmayan okullarda, öğretmene şiddet uygulanmasına devam edilen bir ortamda, çok kalabalık sınıflarda, öğrencinin ve öğretmenin güvende olmadığı ortamlarda, çok pahalı ve de kontrolsüz kantinlerde, spor salonu olmayan okullarda, enstrümanı olmayan müzik salonlarında eğitim öğretim yapmaya devam edeceğiz. Ne yazık ki bunlar bizim hayatımızın sıradanlığı haline geldi. Bunu da üzülerek görmekteyiz. Vakıflara milyonlar aktarılırken, devlet okullarına bütçenin ayrılmaması bütün öğrencileri, öğretmenleri ve velileri mağdur etmektedir” diye konuştu.

 

Kaynak: anka