AHMET ÜN
(DİYARBAKIR) - Sahipsiz sokak hayvanlarına yönelik Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne tepkiler sürüyor. Diyarbakır Barosu Hayvan Hakları Komisyonu üyeleri, kanun teklifine karşı yaptıkları oturma eyleminde yasanın geri çekilmesi çağrısında bulundu.
Diyarbakır Barosu Hayvan Hakları Komisyonu üyeleri, AK Parti'nin TBMM'ye sunduğu Hayvanları Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne tepkileri dile getirmek amacıyla oturma eylemi düzenledi. Baronun ek hizmet binası önündeki oturma eylemine avukatların yanı sıra çok sayıda hayvan hakları savunucusu katıldı.
Oturma eylemi öncesi açıklama yapan Diyarbakır Barosu Hayvan Hakları Komisyonu üyesi Mehmet Demirel, sokakta yaşayan tüm kedi ve köpeklerin bakımevlerine hapsedilmesinin ve öldürülmesinin önünü açan bu yasa teklifinin ilk üç maddesinin, muhalefet partilerin itirazlarına rağmen kabul edildiğini belirterek, “Mevcut yasa değişikliği iktidar partilerine bağlı siyasiler ve başka çevrelerce çocukları korumak gerekçesiyle ileri sürülmesi gerçeklikten, dürüstlükten ve samimiyetten uzaktır. Bilinmektedir ki çocukların sokak hayvanları ile büyümeleri pedagojik ve psikolojik olarak çocukların faydasınadır. Çocuklara ve yetişkinlere zarar verebilecek zararlı ırklar ve diğer sokak hayvanlarının ise ortak yaşam alanlarından nasıl uzak tutulacaklarının yöntemi yine mevcut yasada bellidir. Hal böyleyken sokak hayvanlarının bu türden bahanelerle yok edilmelerinin önünün açılması hiçbir şekilde kabul edilemez” dedi.
‘Ülke çapında acilen kısırlaştırma seferberliği başlatılmalı’
5199 sayılı kanunda değişiklik yapılmasını öngeren yasa teklifinin geri çekilmesi çağrısında bulunan Demirel, önerilerini şöyle sıraladı:
“Sokakta yaşayan hayvanların nüfusunu kontrol altına almaya yönelik ülke çapında acilen kısırlaştırma seferberliği başlatılmalı, bunun mali ve tıbbi altyapısı ivedi olarak oluşturulmalıdır. Hayvan üretim ve satışı yasaklanmalıdır. Tüm belediyelerce yeterli kapasitede geçici bakımevleri kurulmalı, sokakta yaşayan hayvanlar bu bakımevlerinde kısırlaştırıp, rehabilite edildikten sonra alındıkları bölgeye geri bırakılmalıdır. Havyan haklarına dair kamu idarelerinin görev tanımları somutlaştırılmalı, görevini yerine getirmeyen kamu görevlilerinin adli ve idari açıdan yargılanmalarının önü açılmalıdır. Hayvan hakları tüm eğitim kademelerinde müfredata eklenmeli, insanlar ve hayvanların ortak yaşamı korunmalı ve koşulları geliştirilmelidir. İnsanlarla hayvanları karşı karşıya getiren, toplumu kutuplaştıran, sokakta yaşayan tüm canlıları yok etmeye yönelik yapılan bu yasa değişikliğinin ivedilikle geri çekilmesini, halen yürürlükte bulanan 5199 sayılı kanun maddelerinin iyileştirilmesini, hayvan nüfusunun etik, bilimsel, ahlaki ve vicdani yollarla çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz. Toplayamazsın, öldüremezsin, hapsedemezsin.”