MEHMET REBİİ ÖZDEMİR

(SAMSUN)- Samsun'un Bafra ilçesine bağlı İkiztepe köyünde buğday ve çeltik üretimi yapan çiftçiler, açıklanan hububat fiyatlarının maliyetlerini karşılamadığını belirtti. Üreticilerden Behzat Kara, "Dört yıllık Siyaset Bilimi okudum. İngilizce olarak okudum üstüne Fransızca aldım. Donanımlı bir insanım. Severek köyüme döndüm. Üretim yapmak istediğim için severek köyüme döndüm ama maalesef üretime küstüm" dedi. Üreticilerden Mümin Zandar ise, "Çalışırken batıyoruz. Çalışmanın bir anlamı kalmadı ki. Çalışmayanlar bizden daha rahat. Boş bırak yeri, hiç masraf etme daha kardasın" diye konuştu.

CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, Samsun'un Bafra ilçesindeki buğday ve çeltik üreticisini ziyaret etti. Üreticilerin sorunlarını dinleyen Çan, buğday alım fiyatlarının hükümet tarafından gözden geçirilmesi ve revize edilmesi gerektiğini söyledi.

Murat Çan, şunları söyledi:

"Bafra İkiztepe köyündeyiz. 6 Haziran akşamı sessiz sedasız bir şekilde Tarım ve Köy Hizmetleri Bakanlığı'nın internet sitesinden bu yılın buğday alım fiyatları açıklandı. Sonuca göre ekmeklik buğday ton başına 9 bin 250 lira makarnalık buğday 10 bin lira, arpa 7 bin 250 lira. Bir de alım desteği söz konusu çiftçiye. Ancak bu alım desteği geçtiğimiz yılla orantılarsak 6 ayla 1 yıl arasında çiftçiye yansıyor. O da Toprak Mahsulleri Ofisine verenlere. Bu buğday tarlasındayız. Geçtiğimiz yıldan bu zamana kadar bu buğday tarlasının girdi maliyetleri işçilik, akaryakıt ve gübre gibi toprağa yatırılan giderler açısından bakıldığında yüzde 100 ile yüzde 150 arasında girdi maliyeti artış söz konusu. Alım fiyatına baktığımızda toplamda geçen yıl oranla yüzde 12 Ton başına 9 bin 250 lira olan ekmeklik buğday ve 10 bin lira olan makarnalık buğdayın geçen yılki fiyatlarına baktığımızda esnafta alım gören fiyatlar açısından açıklanan fiyatın yüzde 60’ı kadar. Bu yıl da bu akıbet söz konusu. Esnaf şu anda 8 liradan, 7 liradan ekmeklik buğdayı almaya niyetli. Bunun yanında ofise ürün vermek isteyen, başvuru yapan arkadaşlarımız fiyat açıklandıktan hemen sonra Temmuz ayının 9'una randevu alabiliyorlar. Bu buğday tarlasında bu ürün en geç bir hafta içerisinde topraktan alınmalı, sökülmeli. Nerede depolanacak, nerede bu ürün bırakılacak bunun takdirini bu fiyatı açıklayanlara bırakıyorum.

"Çiftçi üretmekten vazgeçmenin eşiğine geldi"

Geçen yılla bu yıl arasında rekolte açısından bir değerlendirme yaptığımızda durum nedir? Buğday üretimi bu yıl yüzde 5 daha az gerçekleşecek. Diyorlar ki biz buğdayı az üretiyor olabiliriz nüfusumuzun artışına bakarak ama biz buğday ithalatı yapıyoruz ve işleyip işlenmiş halde makarna olarak diğer ürünler olarak dünyada birinci ya da ikinci sırada ihracat yapan ürünüz. Peki tarım ülkesi Türkiye neredeyse 20 yılda yüzde 5 civarında buğday üretimini azaltmış. Ancak kendine yetebilecek kadar buğday üretebiliyor. Aşağı yukarı 20 yılda Trakya kadar tarım toprağını ekilebilir olmaktan çıkarmışız. Bunların hepsinin bir faturası var. Vatandaşlarımız biçerdöverciyi, gübreyi, işçiliği, akaryakıtı ödediği parayla üniversitede çocuk okutamıyor, sosyal ihtiyaçlarını karşılayamıyor ve dolayısıyla artık üretmekten vazgeçmenin eşiğine geldi. Ben bu duygularla tekrardan buğday alım fiyatının hükümet tarafından gözden geçirilmesi, çiftçimizin esnafın elinde mağdur ve maruz bırakılmaması konusunda hükümeti bir kez daha uyarıyorum."

"Maalesef üretime küstüm"

Üreticilerden Behzat Kara şunları söyledi:

"Bu ay itibariyle yüzde 70'in üzerinde enflasyon var ama buğdaya gelen zam maalesef yüzde 10 dolaylarında. Her şeye zam, her şeye zam. Geçen seneki mazot fiyatı ile bu seneki mazot fiyatı arasında afaki bir fark var. Gübre fiyatları desek öyle, tohum fiyatları desek öyle, işçilik fiyatları desek öyle. Hal böyle olunca ben bu sene ektiğim buğdayı seneye hiçbir şekilde ekmeyi düşünmüyorum asla çünkü 100 dönüme yakın buğday ektim. Seneye bir dönüm daha ekmeyi düşünmüyorum çünkü ben zarar ediyorum. Ekmeyi boş bıraksam daha kardayım. Hal böyle olunca artık üretime küstük. Yani yapacak bir şey yok çünkü para kazanamıyoruz. Dört yıllık Siyaset Bilimi okudum. İngilizce olarak okudum üstüne Fransızca aldım. Donanımlı bir insanım. Severek köyüme döndüm. Üretim yapmak istediğim için severek köyüme döndüm ama maalesef üretime küstüm. Ben şu anda buraya tarladan geldim. Üstüm başım tarla üstü. Sıcak soğuk demeden çalışıyoruz ve emeğimizi katmadan sadece üründen kar etmek istiyoruz. Emeğimizi katarsak zaten zarar ediyoruz."

"Çalışmanın bir anlamı kalmadı ki"

Üreticilerden Mümin Zandar ise şöyle konuştu:

"Girdi maliyetlerimiz çok yüksek. Geçen yıl bu zamanlarda motorun fiyatları 19- 20 bandındayken bugün 42- 43 bantlarına yükseldi. Maliyet iki katına çıktı. Kısacası vallahi üretimden uzaklaştık artık. Çalışırken batıyoruz. Çalışmanın bir anlamı kalmadı ki. Çalışmayanlar bizden daha rahat. Boş bırak yeri, hiç masraf etme daha kardasın. Hayvancılık da gitti. Yani ithal et geliyor, ithal hayvan geliyor. Şimdi buğday ucuz, bana yem fiyatını da düşür. Yem fiyatını da düşür, un fiyatını da düşür. Kısaca çok söylenecek bir şey yok."

 

Kaynak: anka